DYSON, OFİSLERDEKİ EN KİRLİ ALANLARI AÇIKLADI

Dyson uzmanları, ofislerimize döndüğümüzde dikkat etmemiz gereken en kirli alanları ve bakterilerle savaşmanın yollarını açıklıyor.

Eski iş rutinimize geri dönmek, ofiste ve yolda yüksek riskli temas noktalarına zorunlu olarak dokunacağımız anlamına geliyor. İngiltere’de çalışan 2.000’den fazla kişinin katıldığı anket sonuçlarına göre, işe geri dönenlerin yüzde 61’i işverenlerin çalışma ortamlarını daha güvenli hale getireceğine inandıklarını söyledi. Yapılan anket, ister çalışma arkadaşlarından (yüzde 44) ister müşterilerden (yüzde 33) olsun, çalışanların en çok işyerinde virüsle temasa geçmekten endişe duyduğunu ortaya koydu. Bu da işverenlerin kendi çalışanlarını ve halkı korumak için potansiyel tehditleri önleme stratejilerini benimseme ihtiyacının doğduğunu gösteriyor.

Endişenin en önemli parçası el hijyeniyken, özellikle ofis veya toplu taşıma gibi sosyal alan kullanımında el temizliğine her zamankinden fazla dikkat etmek gerekiyor. Bu gibi durumlarda el hijyeninizi sağlamak için maalesef hızlı bir durulama ve silme işlemi yeterli değil. Dünya Sağlık Örgütü gibi önde gelen sağlık kuruluşları el hijyeninizi sağlamanız için ellerinizi en az 20 saniye boyunca sık sık su ve sabunla yıkayarak uygun şekilde kurutmanızı öneriyor.

Kıdemli bilim uzmanlarımızdan Dr. Salomé Giao, “Ne yazık ki çoğu insan nemli ellerin kuru ellere göre 1000 kata kadar daha fazla bakteri yayabileceğinin farkında değil. Bunun esas nedeniyse kuru ellerin bakteri transferini önlemeye yardımcı olması. Sanılanın aksine, tüm bakteriler zararlıolmamakla beraber, bazıları hastalığa neden olabiliyor. El hijyenimizi sağlamak, korumak ve mikropları ellerimizden uzaklaştırmak için ellerimizi iyice yıkayıp kurutarak bu sürecin her adımını doğru uygulamamız çok önemli. Yüzeylerde biriken bakteri ve virüsler birkaç saat yaşamlarını devam ettirirken, bulundukları yüzeylere dokunulduğunda kolayca bulaşabilir. Fakat ellerinizi sık sık yıkamak ve kurutmak, bu bakteri ve virüs transferini en aza indirecektir.” diyor.

Riskli temas alanları aşağıdaki şekilde özetleniyor:

Toplu taşıma için bilet makineleri ve akbil dolum noktaları: Her ne kadar yolcuların çoğu temassız ödeme yapsa da, yüzde 20’si halen her gün bilet makinesi kullanıyor. Yolcular, özellikle yoğun zamanlarda, bu yüksek temas noktalarına dokunulduğunda ellerini düzgün bir şekilde yıkayıp iyi bir şekilde kurulamaya fırsat ararken bir anti-bakteriyel ve antiviral el jeli kullanmayı ihmal etmemeli. Eğer, eller gözle görülür şekilde kirliyse, o kiri çıkarmak için önce ıslak mendille temizleyip daha sonra el jellerini kullanarak jelden maksimum düzeyde faydalanılabilir. Çünkü, eller kirli durumdayken el jelleri temizleyici özelliklerini kaybeder.

Toplu taşıma araçlarındaki tutacaklar: Genel olarak bir yüzeyin kirliliği o yüzeyin hammaddesi ile ilişkilidir. Köpük kulplar ve kumaş koltuklar, gözenekli yüzeyleri nedeniyle bakterilerin çoğunu küçük lifleri arasında tutarken, metal direk gibi katı yüzeyler mikropları daha kolay yüzeyde barındırabilir. Bakteri ve virüslerin, tutunma direklerinden ellere geçme ve dolayısıyla vücuda girerek enfeksiyona neden olma olasılığı daha yüksektir. Bu bilgiler ışığında söz edilen yüzeylerle gereksiz temastan kaçınmak, sosyal mesafenizi korumak, maske kullanmak ve mümkün olduğunca oturarak seyahat etmek virüslerden korunmanıza yardımcı olacak önlemler arasındadır.

Asansör düğmeleri: Yoğun binalardaki asansörler her gün her saat yüzlerce kişi tarafından kullanıldığından, bakterilerin kolayca bulaşabileceği bir alan oluşturur. Bu yüzden, zorunlu olmadıkça kalabalık ve çokça kullanılan asansörlerden kaçınmak için elinizden geleni yapın. Konu hakkında konuşan uzmanımız Dr. Giao, “Asansörler düzenli olarak temizlense bile, bakteri birikme potansiyeli yüksektir. Asansör kullandıktan sonra ellerinizi düzgün bir şekilde yıkayana kadar yüzünüze dokunmaktan kaçının.” önerisinde bulunuyor.

Bilgisayar klavyeleri: Kişiye özel çalışma alanının bulunmadığı ve masaların birçok kişi tarafından kullanıldığı ofislerde, sıkça temas edilen yüzeyleri temiz tutmak daha da önemli bir hal aldı. Bu alanların mikroplar için bir yuva olduğu söylemek hiç de yanlış olmaz. İdeal olarak birden fazla kişinin kullandığı alanların kullanımından kaçınılmalı veya en azından aynı kişinin bütün gün aynı yerde kalması sağlanmalıdır. Bu gibi alanlarda çalışanlar için, özellikle el hijyenine dikkat etmek ve doğru yıkama yöntemlerini kullanmak, hastalıkların ve diğer virüslerin yayılması söz konusu olduğunda önemli bir fark yaratabilir Kendinizi korumak için klavye, masa ve sandalyelerdeki kullanıcı değişimlerinden sonra bu alanların temizlendiğinden emin olun. Masalara yakın yerlerde antibakteriyel mendil bulundurmak, masayı temizlemeye teşvik edeceği için bakterilerin bulaşmasını önlemek konusunda size yardımcı olacaktır. Çapraz bulaşmayı önlemek ve aynı bezi birden fazla yüzeyde kullanmamak da çok önemlidir. Uzmanımız Dr. Giao “Özellikle birden çok kişinin aynı masayı kullandığı bir yerde çalışıyorsanız, herhangi bir sandalye kolunu ve tutacağını dezenfekte etmeyi unutmayın. Yeni bir alanda çalışırken, bu noktaları sık sık koltuklarımızı ayarlamak için kullanıyoruz, ancak temizlik sırasında genellikle göz ardı ediliyor.”diye vurguluyor.

Yeniden kullanılabilir bardaklar: Hepimiz plastik tüketimini azaltmanın bilincindeyiz. Ofisimizde kendi fincanlarımızı kullanmak da buna yardımcı oluyor. Çapraz bulaşmayı önlemek adına a neden olabileceğinden, fincanınızın içeceğinizi aldığınız yere değmemesini sağlamanız ve fincanınızı doldururken dikkatli olmanız sizi bu durumdan koruyabilir. uzmanımız Dr. Giao “Bardağınızı düzenli olarak sıcak su ve sabunla temizleyin ve ardından temiz bir bezle iyice kurulayın. Genellikle nemli oldukları için mutfağın etrafında asılı olan ve bardağı yeniden kirletebilecek mutfak havlularını kullanmaktan kaçının. ” önerisinde bulunuyor.

Ortak mutfak bezleri ve havluları: Bakteriler ılık ve nemli koşullarda büyüme eğilimindedir. Ofisteki herkes aynı havluyu paylaştığında ıslak kalan bu havlular, bakterilerin üreme alanı olabilir. Dr. Giao, “Özellikle havlular bir radyatörün yanında bırakılırsa, nemli bir şekilde ısınacağından, bakterilerin çoğalması için çok kolay bir ortam sağlayacaktır.” diyor. Mümkünse kendinize ait bir mutfak havlusu edinerek ve nemli kalmayacak şekilde kurutarak bu durumdan korunabilirsiniz. Çünkü, doğru bir şekilde ellerinizi yıkasanız bile, özellikle mutfak havluları düzenli olarak değiştirilmezse, daha fazla bakteri yayılmasına neden olabilir. Ellerinizi yıkadıktan ve kuruladıktan sonra el dezenfektanı kullanmak daha fazla bakteri yayılmasını en aza indirmenizi sağlayacaktır.

Eski el kurutma makinesi düğmeleri: Uzmanımız Dr. Giao, “Kapı kolları, ışık anahtarları ve asansör düğmeleri, özellikle mevcut dönemde dezenfeksiyonun odak noktaları haline geldi. Bunun yanında, gözden kaçabilecek başka düğmeler de var. Ofis tuvaletleri, özellikle insanların ellerini iyice yıkayabilecekleri, ancak büyük çapraz bulaşma potansiyeli olan çok yoğun alanlardır. Bu alanlardaki el kurutma makinelerinin tümü temassız kullanıma uygun olmadığından, sık sık temizlenmesi gerekiyor. Mümkünse ellerinizi kirli tuvalet havası yerine HEPA filtre teknolojisi kullanarak arıtılmış havayla kurutan Dyson Airblade el kurutma makinesi gibi temassız çözümlere geçin.’’ önerisinde bulunuyor.

Dyson Airblade 9kJ el kurutma makinesi, en hızlı enerji verimine sahip HEPA filtreli el kurutma makinesidir. Benzersiz bir tasarıma ve en son teknolojiye sahip Dyson Airblade 9kJ el kurutma makinesi, insanların düşük enerji kullanarak ellerini hızlı ve hijyenik bir şekilde kurutmasını sağlar.